KEIM

Keım potasyum silikat esaslı mineral boyalar neden farklıdır?

Keım potasyum silikat esaslı mineral boyalar neden farklıdır?

Keım silikat esasli boyalar neden farklidir PDF

Silikat Boya; Cam suyunun ( potasyum silikat) inorganik renk pigmentleri ve mineral esaslı dolgu maddeleri ile uygun kombinasyonu sonucu oluşturulan uygulandığı mineral yüzeye hem nüfuz eden hem de kimyasal etkileşime giren bir boyadır.

Organik boyalar basitçe yüzeyde bir tür deri oluştururken silikat boyalar yüzeyin bir parçası haline gelmektedir. Yüksek kaliteli KEIM silikat boya sistemleri eşsiz performans, dayanıklılık, koruma ve renk solmazlığı sağlamaktadır. 19. yüzyılda KEIM silikat boyalarla boyanan binalar bugün hala aynı mükemmel görünümünü korumaktadır.

Resim 1) 1891 yılında KEIM silikat boyalarla boyanan ve bugün hala ilk günkü görünümünü koruyan İsviçvre Belediye Binası

KEIM Silikat Boyaların Avantajları Nelerdir?

Doğal Hammadde Esaslı;

Bağlayıcı madde olarak kullanılan sıvı potasyum silikat ile doğal kaynaklı-mineral esaslı dolgu maddeleri ile sadece inorganik esaslı boya pigmentleri arasındaki mükemmel kombinasyon kötühava koşullarında max. dayanıklılık ve eşsiz bir kalıcılık sağlamaktadır.

Resim 2) KEIM silikat boyalar doğal hammaddeler içerir.

 

Resim 3) KEIM silikat boyalar silisleşme sonucu yüzeye penetre olurlar.

Silisleşme
KEIM silikat sistemlerde bağlayıcının yüzeye penetre olması sonucu boya ile alt katman ( sıva, doğal taş beton vs.) arasında silisleşme adını verdiğimiz dayanıklı ve kalıcı bir bağ oluşur.

Dayanıklılık- Son Derece Uzun Ömürlü
KEIM silikat boyalar eşsiz bir dayanıklılığa sahiptir. Dünyanın her yerinde bulunan çok sayıda bina 100 yılı aşkın süredir bunu kanıtlamaktadır. Bağlayıcı olarak kullanılan potasyum silikat aşınmaya karşı oldukça dayanıklıdır. Potasyum silikat bağlayıcının mineral dolgularla birlikte oluşan mükemmel kombinasyonu sonucu yüzeyle gerçekleşen kimyasal bağ son derece güçlüdür. KEIM silikat boyalar pul pul dökülmez. Bağlayıcısı UV-ışığı ile zarar görmez. Asit gazlarına (asit yağmuru) ve endüstriyel kirliliğe karşı son derece dayanıklıdır.

Nem dengesi
Ortalama nem dengesi için yüksek su buharı geçirgenliği en önemli kriterdir. KEIM silikat boyaların son derece yüksek su buharı geçirgenliği, cam suyunun özel yapısının bir sonucudur. Yapı malzemesindeki nem bu sayede dışarıya hızlı ve engelsiz şekilde verilebilir. Boya ile alt katman arasında hasar verebilecek bir nem birikimi yaşanmaz. Düşük su emilimiyle birlikte bu kombinasyon, su ve buz hasarlarına karşı optimum koruma sağlamaktadır.

Temizlik
Boyanmış yüzeylerin kirlenme eğilimi, statik yüklenme özelliklerine bağlıdır: Organik sentetik reçine / silikon reçine bağlayıcılar rüzgarda sürtünme sebebiyle elektrostatik şekilde yüklenirler. Bu yolla havadan kendilerine kir parçacıklarını çekmiş olurlar. Daha yüksek sıcaklıklarda bu bağlayıcılar ayrıca termoplastik tavır sergilerler.
Yani ‘ yapışkanlaşırlar” ve kir parçacıklarının yapışması için ideal koşulları sağlarlar. KEIM Silikat boyalar bağlayıcısı camsuyu nedeniyle anti-statik özellikte olup termoplastik davranış sergilemezler. Yani uzun süre temiz kalabilirler.

Estetik :
KEIM Silikat boyaları benzersiz ışıma gücü ile dikkat çekerler. Ancak parlaklık burada ışıltılı cila anlamına gelmez. Boyaların parlaklığı genelde pigment üzerine ışığın etki etmesi ve sonra geri yansımasıyla gerçekleşir. Pigmente etki eden ve geri yansıyan ışığın ne kadar az engeli varsa renk tonu o kadar parlak olur.
KEIM silikat boyalarda kullanılan mineral bağlayıcılar saydamdır. Işık pigmente engelsiz ulaşır. Bu nedenle doğal mat yüzey etkileyici ve doğal bir optik görünüm kazanır. Ancak emilsiyon veya silikon reçine esaslı boayalarda organik bağlayıcılar pigmentin etrafında bir film oluşturur ve kırılmaya etki ederler. Dolayısı ile pigmentin orijinal parlaklığı bozulur.

Resim 4) KEIM Silikat boyaların ışıma gücü yüksektir.

Renk Dayanımı – Renk Solmazlık

Dış duvar boyalarının renk dayanımı pigmentlerin ve bağlayıcıların doğasından etkilenmektedir. UV ışık organik pigmentlerin renklerini değiştirir. KEIM ilikat boyalar, özel, yüksek kaliteli, ışığa dayanıklı mineral pigmentler içermektedir. UV ışığı ve hava koşullarına maruz kalan organik bağlayıcılar zamanla bozulmaktadır. Işığın kırılmasını etkileyen mikro çatlaklar oluşmakta ve kaplamanın renk tonu daha gri gözükmektedir. Potasyum cam suyu gibi mineral bağlayıcılar tüm bağlayıcılar içinde en yüksek UV direncini gösterirler ve bununla birlikte tamamen hava koşullarına karşı dirençlidirler.

Resim 6) Solda ki bina 1992 yılında KEIM silikat boya ile boyanmıştır. Sağdaki bina ise 1995 yılında organik pigmentli bir boya ile boyanmıştır. Resim 14.06.2004 yılında çekilmiştir.

Soldaki resim de aynı binanın güney cephesi 1974 yılında KEIM silikat esaslı bir boya ile boyanmıştır. Aynı yapının doğu cephesi yaklaşık 30 yıl sonra 2003 yılında keım silikat esaslı boya ile boyanmıştır. 30 Yıllık hizmet ömrünü dolduran güney cephesinde ki boyanın yeni uygulanan silikat boyadan belirgin farkı yoktur.

Sağlık ve Güvenlik :

-Uçucu organik bileşikler içermezler. ( VOC)

-Toksik materyal içermezler.

– Duman ya da koku içermezler.

– Küfü engellerler.

– Yanmaz. Yangın anında zararlı gaz salınımı yapmazlar.

 

Kısaca özetlersek :

Uzun vadede değişmeyen ışıltılı renk tonları ve temiz dış cepheler sadece, kaplama malzemeleri aşağıdaki özellikleri taşıyorsa elde edilebilir:

UV ve asit dirençli pigmentler
UV ve hava koşullarına dayanıklı bağlayıcılar
Anti-statik yüzey
Termoplastik olmayan bağlayıcılar
Asgari yoğuşma, ideal kuruma
Saydam bağlayıcı

KEIM Silikat boyaları bu kriterleri en ideal şekilde karşılamaktadır.

Keım potasyum silikat esaslı mineral boyaların tarihi

Keım potasyum silikat esaslı mineral boyaların tarihi

Potasyum silikat esasli mineral boyalarin tarihi PDF

Çığır Açan Bir Fikrin Tarihçesi

KEIM mineral boyalarını hayata geçiren buluşun ilk aşamasında kendi zamanlarında öne çıkan üç farklı kişilik yatmaktadır: Johann Wolfgang von Goethe, Bavyera Kralı I. Ludwig ve zanaat ustası ve bu boyaları bulan araştırmacı A. W. Keim.

1878 yılında patenti A. W. Keım tarafından alınan silikat boyalarının temeli sıvı potasyum silikat (camsı madde) ve inorganik pigment boyaların doğru biçimde karıştırılmasına dayanmaktadır.

Sonuç: kalite, kalıcılık, koruyuculuk ve ışığı aynen yansıtma yönünde hiçbir benzeri olmayan bir boyadır. Bugün hala geçen yüzyıldan kalma orijinal boyalar durmaktadır. İsviçre’deki cepheler, örneğin ‘ Weißer Adler ‘isimli Stein am Rhein’da bulunan restoran veya Schwyz (1891), Oslo (1895) veya Traunstein belediye binaları (1891)bunun etkileyici örnekleridir.

Daha Orta Çağ’da KEIM mineral boyalarının bağlayıcı malzemesi, yani sıvı potasyum silikat ‘Likid silisyum’ adı altında biliniyordu. Ancak bununla ilgili üretim ve uygulama imkanları bulunamamıştı. Ünlü yazar Johann Wolfgang von Goethe 1768 yılında camsı madde ile yaptığı deneylerine büyük umutlar bağladı. ‘Dichtung und Wahrheit’ (Şiir ve Hakikat)isimli eserinin 8.cildinde Goethe şunları söyler: ‘ Beni uzun bir süre uğraştıran şey Likid Silisyum olmuştur, bu madde kuvars çakılını bir miktar alkali çözelti ile işleme tabi tuttuğunuzda oluşur ve bundan şeffaf cam oluşur. Bu madde havada ergimeye girer ve son derece güzel,duru bir sıvı oluşturur.

Ancak Goethe bu fikirlerini uygulamaya geçirme şansı bulamamıştır. Adolf Wilhelm Keim’in yoğun araştırma faaliyetlerini başlatan ise Bavyera Kralı I. Ludwig olmuştur. Sanata büyük ilgi duyan Bavyera Kralı Kuzey İtalya’daki canlı renklere sahip fresklerden o kadar etkilkenmişti ki bunların kendi Bavyera Krallığı’nda da bulunmalarını istiyordu. Ancak Alplerin kuzeyinde, sertliği ile bilinen hava koşulları sanat eserlerini kısa sürede imha ediyordu. Bu bağlamda Ludwig aynen kireç gibi görünen, ama uzun süre dayanan bir boya icat edilmesi için bilim dünyasına çağrıda bulundu.

Boya ve astar arasındaki çözülmez bağlantı:

Bu alanda en ikna edici çözüm KEIM tarafından geliştirilen boyalar oldu. A. W. Keim’in buluşunda çığır açıcı nokta boya ve duvar arasındaki çözülmez nitelikteki kimyasal bileşimdi.

Klasik KEIM mineral boyası öncü konumunu sürekli araştırma ve geliştirme çalışmaları ile sürekli olarak geliştirmiş ve en başından itibaren eski eserlerin korunmasında yeni ölçekler geliştirmiştir.

 

1878-ilk kuşak: KEIM Purkristalat (Saf kristalleri)

Yaklaşık 130 sene önce KEIM uygulamada kendisini kanıtlamış silikat boyayı geliştirdi. Bu boya mineral boya pigmentleri ile dolgu maddelerine sahip bir toz bileşenle sıvı bileşen, yani potasyum camsı madde karışımı şeklindeki bağlayıcı malzemeden oluşur.

DIN18363 Bölüm 2.4.1 uyarınca ‘silikat boyalar’ iki bileşenli olarak formüle edilmişlerdir ve kesinlikle organik bileşen içermezler. Bu nedenle sabit,emici ve mineral esaslı sıvanın üzerine kulanılmaları mümkündür.

 

1962-ikinci kuşak: KEIM Granital

1962 yılında ‘dispersiyon esaslı silikat boya’ ile silikat boyalarda ikinci kuşağa geçilmiştir. Bunun en büyük avantajı tek bileşenli formülasyonunda yatmaktadır. Bu yapı daha kolay kullanım ve artan uygulama güvenliğini de beraberinde getirmektedir. Aynı şekilde dispersiyon esaslı silikat boya ayrı bir ürün katagorisi içerisinde standardize edilmiş olup DIN18363 uyarınca en fazla %5 organik bileşen (dispersiyon ve katkı maddesi) içerir.

 

2002- üçüncü kuşak: KEIM Soldalit

2002 yılında ise silikat boyaların artık üçüncü kuşağı dış cephe piyasasına yeni bir devrim getirmiştir. ‘sol esaslı silikat boyası’ tamamen yeni bir bağlayıcı madde prensibi üzerine oturmakta olup silikat boyaların uygulamasında şimdiye kadar hiç beklenmedik yeni bir boyut açmaktadır. Sol silikat denen ve çakıl esaslı sol ile camsı madden oluşan bağlayıcı mineral esaslı zeminle bütünleşerek organik esaslı bağlayıcı madde temelindeki kaplamaların güvenli biçimde zemine yayılması için son derece güçlü adhezyon güçleri oluşturmaktadır. Bu güç tüm standart zeminlere uygulama imkanı sağlamaktadır. % 5’in altındaki organik madde oranı sol-silikat boya DIN18363’ün dispersiyon esaslı silikat boyalar için getirdiği taleplere de uygundur.

Keım potasyum silikat esaslı mineral boyaların brüt beton uygulamaları

Keım potasyum silikat esaslı mineral boyaların brüt beton uygulamaları

Keim silikat boyalarin brut beton uygulamalari PDF

Eski ve Yeni Brüt Beton Yüzeylerin Korunması ve Brüt Beton Görünümünü İyileştirme Yöntemi Olarak KEIM Silikat Esaslı Mineral Boyaların Kullanımı

KEIM silikat mineral boyalar 1878’den beri kuzey Avrupa’da yaygın şekilde kullanılmaktadır. Silikat boyalar bağlayıcısı cam suyunun ( potasyum silikat) inorganik renk pigmentleri ve mineral esaslı dolgu maddeleri ile uygun olarak oluşturulan kombinasyonu sonucu uygulandığı mineral yüzeye hem nüfuz eder hem de kimyasal etkileşime girer. Kaplamadan ziyade uygulandığı yüzeyin bir parçası haline gelir

Yüzey tıpkı doğal beton gibi mineral mat bir görünüme sahip olur. Tahta kalıp izleri gibi dokular korunmuş olmakla kalmaz, silisleşme süreci sonucu yüzeyin ayrılmaz bir parçası haline gelir. Böylece kötü hava şartlarından kaynaklanan daha ileri düzeydeki bozulmalara karşı korunmuş olur. Mimari tasarım doğrultusunda orijinal beton malzeme seyrelti oranına bağlı olarak daha az veya daha çok transparanlığa ve/veya renkli bir görünüme sahip olabilir. Uygulamanın önemli bir alanı renk farklılıklarının “beton grisi” kullanılarak dengelenmesi iken, çok sayıda mimar ayrıca beton bakımı için de renkli ve/veya beton renginde silikat mineral boyalar kullanmayı tercih etmektedir.

Ancak KEIM silikat boyaları sadece bu amaçla brüt beton yüzeylerde kullanılmaz. Bunun dışında sağladığı bir çok avantaj açısından da tercih edilir;

Bağlayıcısı cam suyu UV ışığına karşı son derece dayanıklıdır.

Silikat boyalar yüksek su buharı geçirgenliğine sahiptir.

Aşırı düşük Sd (H2 0) değeri (<0.02 m) sayesinde beton tekrar çok hızlı şekilde kurur.

Silikat teknolojisinde kullanılan pigmentler organik olmayan mineral pigmentlerdir ve UV radyasyonuyla kötü hava şartlarından etkilenmezler. Bu özelliklerinden ötürü silikat mineral boya uygulanan beton yüzeylerde kabarma-dökülme görülmez.

Saf mineral pigmentler ( Fb kod B 1 ) sayesinde mutlak renk solmazlığı sağlanır.

Saf mineral pigmentlerin varlığı ve yüzeylerin hızlı kuruması nedeniyle yosun, alg vb oluşumu görülmez.

Termoplastik olmayan ve anti-statik bağlayıcı sayesinde minimum ölçüde kirlenme görülür.

Silikat mineral kaplamaların mükemmel bir çevresel profili vardır, yanıcı değildirler ve toksik gazlar salmazlar.

Mineral mat yüzey sayesinde orijinal beton görünümü tamamen korunur. 130 yıllık tecrübesi ile KEIM, beton yüzeylerin korunması ve brüt beton uygulamaları konusunda da çok sayıda ürün ve çözüme sahiptir.

 

Ürünler

Ürünler

Dış cephe boyaları

Soldalit_letoonmimarlık
Royalan_letoonmimarlık

İç mekan boyaları

Innotop_letoonmımarlık
Ecosil ME
Optil_letoonmimarlık
DesignLasur_letoonmimarlık

Beton, Brüt Beton Onarım ve Koruma

ConcetalLasur_letoonmimarlik
Concretal Feinspachtel                                                                             
Concretal Universal Mörtel S
Concretal Mörtel R

 Duvar resimleri- kalem işi boyaları

Design Lasur

Ahşap Boyaları

Lignosil

Restorasyon Ürünleri

Restauro
Design Lasur

KEIM Sol-silikat Esaslı Ürünlerle Fiber Takviyeli Beton Yüzey Sağlıklaştırma

KEIM Sol-silikat Esaslı Ürünlerle Fiber Takviyeli Beton Yüzey Sağlıklaştırma

Çeşitli dış etkiler,üretim veya işleme hataları, tasarımdaki eksiklikler veya bu faktörlerin kombinasyonları ciddi şekilde beton bozulmasına neden olabilir.Bu bozulmayı önlemenin tek yolu sorunu tanımlamak ve zamanında iyi bir koruma sağlamaktır.Beton teşhisi yapılarak bozulmanın sebepleri incelenir ve eksikler değerlendirilir.
Beton yüzeylerde koruyucu işlemler için maruz kalınan dış etkenler ve beton kalitesi göz önüne alınarak seçim yapılmalıdır. İnşaatta yüksek kaliteli beton kullanılması durumunda bu işlemler genelde hava şartlarına dayanıklılık sağlamaktadır.
Düşük kaliteli beton ve kirleticilere aşırı maruz kalma durumunda ise önemli olan daima takviyeyi aşınmaya karşı korumaktır. Hangi koruma derecesinin uygulanacağı,malzemenin mevcut durumunun analizi ile belirlenecektir.

Mineral mimari koruma sistemleri konusunda KEIM,
30 yılı aşkın tecrübesi ve uzmanlığı,güvenilirliği ve kalitesiyle betonarme yapıların renovasyonu,korunması ve tasarımında kendini kanıtlamış bir markadır.Son dönemlerde değişik türde ve ölçükteki beton projelerinden konutlara,spor standlarından müzelere,havaalanlarından idari ve endüstriyel binalara,televizyon ve radyo kulelerine kadar pek çok yapı KEIM ürünleriyle restore edilmiş,korunmuş ve tamamlanmıştır.Mineral yapı malzemelerinde ve beton minarelleri konusunda KEIM uzmandır.

*Beton bozulmasında etkili mineral esaslı iyileştirme ve onarım çözümleri
*Beton yüzeylerde mineral esaslı sağlıklaştırma çözümleri
*Beton için ” Mineral Renk Eşleşmesi ” yoluyla beton renginde ya da istenilen renkte doğal-mat görünümlü renklendirme

KEIM Concretal ürünleri bunların dışında sağladığı bir çok avantaj ve fayda nedeniyle de beton yüzeyler için tercih edilmektedir;

  • Bağlayıcı cam suyu UV ışığına son derece dayanıklıdır.
  • KEIM Silikat boyalar yüksek su buharı geçirgenliğine sahiptir.
  • Aşırı düşük Sd(H2O) değeri(<0.02 m) sayesinde beton tekrar çok hızlı şekilde kurur.
  • Silikat teknolojisinde kullanılan pigmentler organik olmayan mineral pigmentlerdir ve UV radyasyonuyla kötü hava şartlarından etkilenmez.Bu özelliklerinden ötürü silikat mineral boya uygulanan beton yüzeylerde kabarma-dökülme görülmez.
  • Saf mineral pigmentleri (Fb kod B1)sayesinde mutlak renk solmazlığı sağlanır.
  • Saf mineral pigmentlerin varlığı ve yüzeylerin hızlı kuruması nedeniyle yosun,alg vb oluşumu görülmez.
  • Termoplastik olamayan ve anti-statik bağlayıcı sayesinde minimum ölçüde kirlenme görülür.
  • Silikat mineral kaplamaların mükemmel bir çevresel profili vardır. Yanıcı değildirler ve toksit gazlar salmazlar.

KEIM Concretal Lasur
Eski ve Yeni Beton için Sağlıklaştırma ve Yüzey Koruma
Silikat mineral boyalar 1878’den beri Avrupa’da yaygın şekilde kullanılmaktadır.Silikat boyalar bağlayıcı cam suyunun (potasyum silikat) inorganik renk pigmentleri ve mineral esalı dolgu maddeleri ile uygun olarak oluşturulan kombinasyonu sonucu uygulandığı mineral yüzeye hem nüfuz eder hemde kimyasal etkileşime girer.Kaplamadan ziyade uygulandığı yüzeyin bir parçası haline gelir.
Yüzey tıpkı doğal beton gibi mineral mat bir görünüme sahip olur.Kötü hava şartlarından kaynaklanan ileri düzeydeki bozulmalara karşı korunmuş olur.Mimari tasarım doğrultusunda orjinal beton malzeme seyrelti oranına bağlı olarak daha az veya daha çok transparanlığa ve/veya renkli bir görünüme sahip olabilir.Uygulamanın önemli bir alanı renk farklılıklarının ”beton grisi”kullanılarak dengelenmesi iken,çok sayıda mimar ayrıca beton bakımı için de renkli ve/veya baeton renginde silikat mineral boyalar kullanmayı tercih etmektedir.

KEIM Sol-silikat Esaslı Ürünlerle Brüt Beton Yüzey Onarımı

Eski ve Yeni Brüt Beton Yüzeylerin Korunması ve Brüt Beton Görünümünü İyileştirme Yöntemi Olarak

KEIM Potasyum Silikat Esaslı Mineral Boyaların Kullanımı

KEIM Potasyum Silikat Esaslı Mineral Boyalar 1878’den beri kuzey Avrupa’da yaygın şekilde kullanılmaktadır. Silikat boyalar bağlayıcısı cam suyunun inorganik renk pigmentleri ve mineral esaslı dolgu maddeleri ile uygun olarak oluşturulan kombinasyonu sonucu uygulandığı mineral yüzeye hem nüfuz eder hem de kimyasal etkileşime girer. Kaplamadan ziyade uygulandığı yüzeyin bir parçası haline gelir

Yüzey tıpkı doğal beton gibi mineral mat bir görünüme sahip olur. Tahta kalıp izleri gibi dokular korunmuş olmakla kalmaz, silisleşme süreci sonucu yüzeyin ayrılmaz bir parçası haline gelir. Böylece kötü hava şartlarından kaynaklanan daha ileri düzeydeki bozulmalara karşı korunmuş olur. Mimari tasarım doğrultusunda orijinal beton malzeme seyrelti oranına bağlı olarak daha az veya daha çok transparanlığa ve/veya renkli bir görünüme sahip olabilir. Uygulamanın önemli bir alanı renk farklılıklarının “beton grisi” kullanılarak dengelenmesi iken, çok sayıda mimar ayrıca beton bakımı için de renkli ve/veya beton renginde silikat mineral boyalar kullanmayı tercih etmektedir.

Ancak KEIM silikat boyaları sadece bu amaçla brüt beton yüzeylerde kullanılmaz. Bunun dışında sağladığı bir çok avantaj açısından da tercih edilir;

* Bağlayıcısı cam suyu UV ışığına karşı son derece dayanıklıdır.

* Silikat boyalar yüksek su buharı geçirgenliğine sahiptir.

* Aşırı düşük Sd (H2 0) değeri (<0.02 m) sayesinde beton tekrar çok hızlı şekilde kurur.

* Silikat teknolojisinde kullanılan pigmentler organik olmayan mineral pigmentlerdir ve UV radyasyonuyla kötü hava şartlarından etkilenmezler. Bu özelliklerinden ötürü silikat mineral boya uygulanan beton yüzeylerde kabarma-dökülme görülmez.

* Saf mineral pigmentler ( Fb kod B 1 ) sayesinde mutlak renk solmazlığı sağlanır.

* Saf mineral pigmentlerin varlığı ve yüzeylerin hızlı kuruması nedeniyle yosun, alg vb oluşumu görülmez.

* Termoplastik olmayan ve anti-statik bağlayıcı sayesinde minimum ölçüde kirlenme görülür.

* Silikat mineral kaplamaların mükemmel bir çevresel profili vardır, yanıcı değildirler ve toksik gazlar salmazlar.

Mineral mat yüzey sayesinde orijinal beton görünümü tamamen korunur. 130 yıllık tecrübesi ile KEIM, beton yüzeylerin korunması ve brüt beton uygulamaları konusunda da çok sayıda ürün ve çözüme sahiptir.

Uygulama öncesi yüzeyin görünümü

KEIM Silikat esaslı mineral boya ile yapılan transparan uygulama sonrasında yüzeyin görünümü
Brüt beton renk ve dokusu korunarak sadece leke ve kirliliklerin giderilmesi sağlanmıştır. KEIM betonun içine penetre olduğu için yüzeyde katman oluşmaz.